Metal direnişi sınıfa emanet
Fotoğraf: Envato
Bursa’da Renault işçilerinin haklı talepleri doğrultusunda başlattıkları direniş TOFAŞ, Coşkunöz, Mako’dan sonra Ford Otosan, Valeo, Delphi ve Ototrim işçilerinin de katılmasıyla beraber metal sektöründe fiili bir genel greve dönüşüyor. Bursa’daki direniş, tedarik sıkıntısı nedeniyle Romanya ve Fas’ta da üretimi durdurmuş durumda.
Sarı sendika Türk Metal’in direnen işçileri “terörist” ilan etmeye dönük açıklamaları ise sadece kendisinin değil, iktidarını koruyabilmek için hâlâ daha bu egemen ezberden medet uman tüm kesimlerin çaresizliğini yansıtıyor. İşçinin örgütlü gücü, sermayenin ekonomik baskıları yanında burjuva siyasetinin ideolojik argümanlarını da etkisizleştiriyor.
Bu direniş, AKP iktidarının başta grev yasağı olmak üzere sendikal hak ihlalleri üzerine kurduğu bütün politikaların iflası anlamına geliyor. İktidarın keyfi yasaklamaları kadar burjuva hukukundan doğan “yasal” kısıtlamaların ve siyasal iktidarın güdümündeki hakem kurulu kararlarının da ancak örgütlü işçi hareketinin meşru fiili mücadelesi yoluyla aşılabileceğini bir kez daha gösteriyor.
Fiili mücadelenin ortaya koyduğu ilk somut sonuç sarı sendikacılığın yerle bir olması. Ancak mevzuat sendikacılığına bel bağlayan örgütlerin de bu direnişten pek çok ders çıkartması gerektiğinin altını çizmek gerekiyor.
Öte yandan metal işçileri, AKP’nin hukuksuz grev yasağından itibaren, ortaya koydukları mücadele kararlılığıyla bundan böyle ekonomik tehditlere pabuç bırakmayacaklarını, yoksulluk- işsizlik sıkışmışlığı içinde “terbiye” olmayacaklarını da açıkça gösteriyor. Bursa direnişine de damgasını vuran “Açlıktan ölmeyiz biz bu yoldan dönmeyiz” sloganının anlamı bu. Kendi emek güçlerinin değerinin farkına varan işçiler, bu koşullara razı olduktan sonra nasıl olsa iş bulabileceklerini söyleyerek mücadelelerini sürdürüyorlar.
Son olarak Bursa direnişinin gösterdiği bir başka şey de; AKP’nin yıllardır başarıyla yürüttüğü itibarsızlaştırma ve provokasyon siyasetinin de artık kolaylıkla sürdürülemez olduğu. İşçiler haklı direnişlerini muhtemel bir provokasyondan korumak konusunda da oldukça kararlılar. Dayanışmaya giden ziyaretçiler sadece komite üyesi işçilerle ve kesinlikle fabrika dışında görüşebiliyor. Görüntü alınmasından çok hoşlanmıyorlar ve özellikle duyurmamızı istediler ki; ana akım basına oldukça tepkililer.
İşçilerin, dayanışma için bile olsa, dışarıdan gelenlerle aralarına mesafe koyabilmek konusunda elleri oldukça da kuvvetli. Çünkü üretim neredeyse bütün fabrikalarda durmuş zaten. Yani gücünü tam anlamıyla sınıf dayanışmasından alıyor metal direnişi ve sınıfa emanet olarak sürüyor. Ortaya koydukları haklı taleplerde bu kadar ısrarcı olabilmelerinin de, patron kandırmacalarını kolaylıkla geri çevirebilmelerinin de gerçek nedeni bu.
- Ekonomik kriz ve piyasa ideolojisi 25 Ağustos 2019 23:30
- Anayasa Mahkemesinin barış bildirisi kararı 05 Ağustos 2019 00:20
- Kamuda TİS süreci 21 Temmuz 2019 23:56
- Sömürünün en derinine, ayrımcılığın her türüne maruz kalmak: Mülteci işçiler 01 Temmuz 2019 00:09
- Kıdem tazminatı fonu 10 Haziran 2019 00:50
- Kale Kayış işçileri 19 Mayıs 2019 20:07
- Cinsel şiddet 28 Nisan 2019 19:58
- Seçim sonrası 07 Nisan 2019 20:55
- İşçilerin can güvenliği 24 Mart 2019 20:37
- Kadın emeği 03 Mart 2019 20:40
- Tanzim muhalefeti 17 Şubat 2019 23:30
- Sendikalaşma oranları 04 Şubat 2019 00:50